Geçen Cumartesi artık hamam vakti gelmiştir diyerek, daha önce gitmiş olduğumuz hamamdan farklı olarak tavsiye üzerine başka bir hamama gitmeye karar verdik. Tavsiye edilen hamam Gültepe'deki Vuralpaşa Hamamı. Neyse kalktık sabahın köründe büyük bir hevesle gittik. Sorduk, aradık sonunda bulduk. Hamamdaki ablalar tabi biraz zor tarif ediyorlar. İçeri bir girdik, sigara dumanıyla garip bir hamam kokusu birbirine karışmış. girişin hemen solunda aşağı inen bir merdiven var, indik aşağı, bize soyunma odası gösterdiler. Fakat soyunma odasının kapısı normal cam :). Sonra 3 tane pembe hamam tası getirdiler. Tası Öznur aldı, birden irkildi ve Emel'e "Acaba öne bi göbek taşına baksak mı?" dedi. Meğer taslar pislik içindeymiş. İşte duymak istediğim cümle buydu! Hemen rica ettik ablalardan. Bir açtılar ki ufacık yer, sağ tarafta tuvaletler. İnanılmaz! Dolayısıyla göbek taşı da bir o kadar itici geldi. Karar verdik, kesinlikle çıkmalıydık. Fakat ne mümkün! Ablalar başladılar mı "Siftahımızı geri çevirmeyin, patron kızar" demeye. Biraz da tersleyerek attık kendimizi dışarı.
E, hamam keyfi kursağımızda mı kalacaktı! Aslaaaaa!
Ne yaptık? Hemen gittik Bostancı'daki Nes Club'a. Temizliği, çalışanların tavrı ve hamamıyla müthiş bir keyif yaptık. Keşke sabahtan direkt yine oraya gitseymişiz ama oldu bir kere. :)
Bir daha başka bir hamam mı, hayır kesinlikle! :)
İlgilenenler için, www.nesclub.com.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder